Ayrılık Vakti

Her yolculuk başladığı yerde biter derlerdi ya, benim yolculuğumda burada son buluyor işte.. Neyi nereye ne yazağımı bilmeden yazıyorum yani sadece yazmak için yazıyorum. Çünkü biliyorum ki anlatmak istediklerim, içimde biriktirdiklerimi ne klavyenin yardımıyla ne de dinlediğim müziklerin etkisiylede olsa tamamlayamayacağım, biliyorum..

İnce ince planlar yapan biriyim, atacağım ikinci adımın gerisinide düşünerek yaşıyorum fakat şuan nedense kendimi pekte başarılı bulamıyorum, içim bir garip, içimde bir sıkıntı, içimde bir yalnızlık, içimde bir pişmanlık.. Trafikten kaldığım için mi, dünkü piçin sözlerine maruz kaldığımdan mı yoksa yolculuğumun bitiyor olmasından mı bilemiyorum bu içimdeki hissin nedenini.. Bu nasıl iştir böyle ya, bu nasıl düşünce, bu ne derece saygısızlıktır böyle!

Bazen düşünüyorumda, bazı insanların hiçte gereği yok gerçekten, yani bu insanların direkt olarak analarını geberteceksin, zamanında sırf cinselliklerinin baskınlığıyla bir piç meydana getiriyorlar ve bunun cezasını sevgilisiyle efendi efendi, şirin şirin evine giden insanlar çekiyor.. Öyle zannediyorumki bazı zamanlar insanların neden cinayet işlediklerini anlayabiliyorum, az bie yapmışsın abi diyesim geliyor. Adeletini ben bu dünyanın ya, bu abi kelimesinden de nefret ediyorum artık ya. Al işte, sonrada neden böylesin diye soruyorlar! Ben kendimi anlatamadığıma mı yanayım, anlattığım vakit soracağını bildiğim o iğrenç soruları mı aklıma getirip bir de ona mı kafa yorayım, nedir yani nee..

Alıp başımı gidesim geliyor çoğu zaman, ama bu dünyada bir yerde değil, ölümde değil, çünkü kendimi pek iyi hissetmiyorum, şöyle Dünya Oditoryum diye başka güzel, her şeyden ve özlemden uzak bir yere gitmek, o da çok uzak nee..
Related Posts with Thumbnails